
İş Zekası Hizmeti Olarak
PlusClouds Eaglet hizmetini deneyin ve AI desteğiyle yüksek kaliteli B2B sıcak potansiyel müşteri ve fırsatları bulun.
Geçtiğimiz günlerde Trump yönetimi, seçim vaatleri doğrultusunda agresif bir vergi reform paketini devreye aldı. Bu paket yalnızca Amerikan iç piyasasını değil, aynı zamanda küresel finansal akışları, yatırım kararlarını ve özellikle gayrimenkul sektörünü doğrudan etkiledi.
Bu yazıda söz konusu reformların çok boyutlu etkilerini, hem ABD hem de dünya genelindeki emlak sektörü üzerinden detaylıca inceleyeceğiz ve gayrimenkul şirketlerinin bu krizden nasıl en az hasarla çıkabileceklerine dair ipuçları vereceğiz.
-2017’deki indirimle %35’ten %21’e çekilen kurumlar vergisi, bu kez %15’e indirildi.
-Hedef: ABD’yi küresel yatırımcılar için “en düşük kurumsal vergi destinasyonu” hâline getirmek.
-Daha önce maksimum $10.000 olarak sınırlandırılan bu indirim, özellikle yüksek gelirli eyaletlerde mülk alımlarını cezbedici hâle getirdi.
-Yüksek değerli konutlar için veraset ve bağış vergilerinde %100’e kadar muafiyet yeniden devreye girdi.
-Çin başta olmak üzere bazı ülkelere %60’a kadar çıkan ithalat vergileri, inşaat malzemelerinde enflasyonu tetikledi.
New York, San Francisco, Miami gibi büyük pazarlarda:
-Vergi indirimleri sayesinde lüks konut satışlarında %18'e varan artış gözlendi.
-Yüksek vergili eyaletlerde konut talebi geri döndü; özellikle çift gelirli aileler avantajdan faydalandı.
Risk:
-Aşırı taleple birlikte fiyatlar spekülatif şekilde şişti. Fiyat/kira oranları 2021’den bu yana en yüksek seviyesine ulaştı.
-Ev sahibi olamayan kesimde sosyal eşitsizlik derinleşti.
-Kurumsal vergi indirimi, büyük şirketlerin ofis yatırımlarını yeniden cazip hâle getirdi.
-Ancak inşaat malzemelerine uygulanan ithalat vergileri nedeniyle projelerin maliyeti %12-15 arası arttı.
Sonuç:
-Ofis ve endüstriyel alanlarda kira fiyatları yukarı yönlü baskı gördü.
-Co-working alanlarında ve ESG (çevresel, sosyal ve yönetişim odaklı) gayrimenkul projelerinde artış başladı.
-Küçük-orta ölçekli müteahhitler ithalat tarifeleri nedeniyle zorlandı.
-Büyük geliştiriciler vergi avantajı sayesinde sermaye artırabildi; sektörde ölçeklenme eğilimi hızlandı.
-Malzeme fiyatlarındaki artış ve iş gücü kıtlığı, konut arzını 2024'e göre %8 azalttı (NAHB verileri).
-Avrupa, Çin ve Körfez sermayesi; vergi avantajı nedeniyle ABD piyasasına yöneldi.
-Özellikle Miami, Austin ve Houston gibi “vergisel cazibe merkezleri”nde mülk alımlarında %30’a yakın artış yaşandı.
Veri Örneği:
Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri merkezli fonların 2025’in ikinci çeyreğindeki gayrimenkul yatırımlarının %54’ü ABD’ye yöneldi.
-ABD’ye kayan sermaye nedeniyle Avrupa ve Kanada gibi pazarlarda fiyat artışları yavaşladı.
-Küresel emlak fonları portföy ağırlıklarını ABD’ye kaydırdı.
Etki:
-Berlin, Toronto, Londra gibi şehirlerde yeni proje lansmanlarında %20’ye varan düşüşler görüldü.
-Çinli yatırımcılar hem vergi hem jeopolitik baskı nedeniyle iç piyasaya döndü.
-Kurumsal yatırımcılar: Vergi avantajı + amortisman kolaylıkları sayesinde büyük şehirlerde ticari gayrimenkul stoklarını artırdı.
-Bireysel yatırımcılar: AirBnB, vacation home ve ikinci ev konsepti geri döndü. Lüks segmentte alım baskısı arttı.
Yeni vergi düzenlemeleri, geliştiricileri yalnızca finansal değil teknolojik olarak da dönüşüme zorluyor. Artan rekabet, arz kıtlığı ve inşaat maliyetleriyle başa çıkmak için dijitalleşme artık kaçınılmaz.
Geliştiriciler ve gayrimenkul yatırımcıları için projelerin dijital ortama taşınması, büyük veriyle entegre edilmesi ve altyapının bulutta ölçeklenebilir olması ciddi bir avantaj sunuyor.
PlusClouds, gayrimenkul geliştiricileri ve yatırım şirketleri için özelleştirilebilir bulut altyapısı, veri barındırma ve güvenlik çözümleri sunarak sektörde dijital dönüşümün öncüsü oluyor.
Eğer siz de gayrimenkul yatırımlarınızı dijital düzeye taşımak, uluslararası alıcılarla yüksek hızda güvenli veri paylaşmak ve rekabet avantajı kazanmak istiyorsanız, www.plusclouds.com adresinden hemen bilgi alabilir, bulut altyapınızı bir üst seviyeye taşıyabilirsiniz.
-Bütçe açığı ve kamu borcu: Vergi indirimleriyle devlet gelirleri azalırken, altyapı harcamaları artıyor.
-Fed politikasıyla çelişme: Enflasyonist baskılar faiz artırımı riskini doğuruyor.
-Gayrimenkul balonu riski (özellikle sahil şehirlerinde)
-Küçük inşaat firmalarının sektörden çıkışı → tekelleşme
-Sosyal konut projelerinde kaynak yetersizliği
Trump’ın vergi reformları kısa vadede Amerikan gayrimenkul piyasasını canlandırsa da uzun vadede piyasa içi dengesizlikler ve küresel sermaye yönelimlerinde sapmalara yol açtı. Bu reformların kalıcı etkileri, sadece ekonomik performansla değil; aynı zamanda siyasi istikrar, faiz politikaları ve uluslararası ilişkilerle şekillenecek.
Gayrimenkul sektörü açısından bu dönem; fırsatları olduğu kadar tehditleri de barındıran, yatırımcıların “vergi avantajı + jeopolitik istikrar” dengesini iyi okuması gereken bir geçiş süreci olarak değerlendirilebilir.
İşletmeler ve sektörlerle ilgili konularda derinlemesine araştırma yapmak isteyen bir gazeteciyseniz, sizinle çalışmak istiyoruz!
PlusClouds'ün yan kuruluş ortaklarına sunmaya başladığı AutoQuill aracıyla, içerik üreticileri tek bir tıklamayla satış yapabilecekler. Bu devrimden nasıl payınızı alabileceğinizi size gösterelim.