TIME100 AI 2025: Yapay Zekanın En Etkili 10 İsmi

TIME100 AI 2025: Yapay Zekanın En Etkili 10 İsmi

2025 yılı yapay zeka dünyasında yeni bir dönemin başlangıcı olarak görülüyor. Teknoloji artık yalnızca araştırma laboratuvarlarında değil; sağlık sistemlerinden enerjiye, finanstan eğitime, sanattan günlük yaşama kadar her alanda kendini hissettiriyor. Bu büyük dönüşümün merkezinde ise vizyon sahibi liderler, cesur girişimciler, etik savunucuları ve politika yapıcılar var.

TIME dergisi, bu yıl üçüncüsünü yayınladığı TIME100 AI: The 100 Most Influential People in Artificial Intelligence listesiyle, yapay zekanın geleceğini şekillendiren en önemli 100 ismi duyurdu. Liste, sadece mühendisleri değil; sanatçıları, düzenleyicileri, iş dünyasının liderlerini ve toplumun farklı kesimlerinden figürleri bir araya getirerek AI’nın artık sadece teknik değil, küresel bir toplumsal mesele olduğunu vurguluyor.

Biz de bu yazıda, TIME’ın 2025 listesinde öne çıkan ilk 10 ismi yakından tanıyacak, yapay zeka dünyasına olan katkılarını detaylarıyla inceleyeceğiz.

1. Matthew Prince (Cloudflare)

İnternet güvenliği ve performans çözümleri denildiğinde akla gelen ilk isimlerden biri kuşkusuz Cloudflare CEO’su Matthew Prince. Harvard ve University of Chicago’da hukuk eğitimi alan Prince, kariyerinin başlarında fikri mülkiyet ve çevrimiçi haklar üzerine yoğunlaştı. 2009’da kurduğu Cloudflare, bugün dünya çapında trilyonlarca veri akışını yöneten bir internet altyapı devi hâline geldi. Şirket, milyonlarca web sitesine güvenlik, hız ve erişilebilirlik desteği sunarken, yapay zeka odaklı çözümlerle siber saldırılara karşı kalkan görevi görüyor.

Prince’in liderliğinde Cloudflare, AI tabanlı saldırı tespit sistemleri, akıllı ağ optimizasyonu ve kullanıcı gizliliğini koruyan algoritmalar geliştirerek sektörün dönüşümünde kritik rol oynadı. Özellikle DDoS saldırılarının önlenmesi konusunda AI altyapısı, internet güvenliğinin vazgeçilmez bir unsuru haline geldi. Prince’in vizyonu yalnızca bir şirketi büyütmek değil, daha güvenli ve daha hızlı bir internetin geleceğini şekillendirmek. Bu yaklaşımı, onu küresel yapay zeka sahnesinde en etkili isimlerden biri haline getiriyor.

2. Elon Musk (xAI)

Teknoloji dünyasının en tartışmalı figürlerinden biri olan Elon Musk, yapay zekaya hem en çok yatırım yapan hem de en sert eleştirileri getiren isimlerden biri. Tesla ile otonom sürüş teknolojilerini, SpaceX ile uzay araştırmalarında otomasyonu, Neuralink ile beyin–bilgisayar arayüzlerini gündeme taşıdı. Ancak Musk’ın 2023’te kurduğu xAI, onun yapay zekaya doğrudan giriş yaptığı nokta oldu. Burada amaç, büyük dil modelleri geliştirerek OpenAI ve Google gibi devlere alternatif bir vizyon sunmak.

Musk’ın yaklaşımı çoğu zaman çelişkili olarak değerlendirilir. Bir yandan AI’nın insanlık için varoluşsal bir tehdit olabileceğini savunur, diğer yandan bu teknolojiyi ticarileştirme konusunda hız kesmez. Bu ikili tavır, onu küresel yapay zeka tartışmalarının tam merkezine yerleştirdi. Musk’ın attığı her adım, yalnızca teknoloji sektöründe değil, regülasyon ve etik tartışmalarında da belirleyici bir etkiye sahip.

3. Sam Altman (OpenAI)

Yapay zeka denildiğinde günümüzde en çok öne çıkan isimlerin başında OpenAI CEO’su Sam Altman geliyor. Silikon Vadisi’nde girişimcilik ekosisteminin önemli figürlerinden biri olan Altman, daha önce Y Combinator’un başkanı olarak birçok girişimin büyümesine öncülük etti. 2019’dan bu yana OpenAI’ı yöneten Altman, ChatGPT, DALL·E, Codex gibi modellerle yapay zekayı dünyanın gündemine taşıdı.

Altman’ın vizyonu yalnızca yeni ürünler geliştirmekle sınırlı değil. O, yapay zekayı aynı zamanda etik bir sorumluluk olarak konumlandırıyor. OpenAI’ın güvenlik politikaları, model denetimi çalışmaları ve şeffaflık girişimleri Altman’ın bu vizyonunun yansımaları. Bugün milyarlarca insan ChatGPT üzerinden günlük işlerinde yapay zekadan faydalanıyorsa, bunda Altman’ın “AI’yı insanlığın ortak bir gücü haline getirme” yaklaşımının büyük payı var.

4. Jensen Huang (Nvidia)

Yapay zekanın hızla büyümesinin ardındaki en önemli güçlerden biri, Nvidia’nın kurucusu ve CEO’su Jensen Huang. Tayvan doğumlu olan Huang, 1993’te kurduğu Nvidia ile grafik işlemcilerini yalnızca oyun endüstrisinin değil, aynı zamanda bilimsel araştırmaların ve AI modellerinin kalbi haline getirdi.

Bugün devasa dil modellerinin eğitilmesi için kullanılan işlem gücünün büyük çoğunluğu Nvidia GPU’larından geliyor. Ancak Huang’ın katkısı yalnızca donanımla sınırlı değil. Nvidia’nın CUDA platformu, araştırmacılara karmaşık yapay zeka modellerini çok daha hızlı ve verimli eğitme imkânı sağladı. Bu nedenle Huang, küresel ölçekte “AI’nın altyapı mimarı” olarak anılıyor. Onun vizyonu, yapay zekayı yalnızca bugünün değil, geleceğin de temel teknolojisi haline getirmek.

5. Fidji Simo (OpenAI)

Teknolojiyi insan odaklı hale getirme vizyonuyla tanınan Fidji Simo, yapay zeka dünyasında yükselen kadın liderlerden biri. Kariyerine eBay ve ardından Meta (Facebook)’da ürün yönetiminde başlayan Simo, Facebook uygulamasının başına geçerek milyarlarca kullanıcıya dokunan deneyimler tasarladı. Daha sonra Instacart’ın CEO’su olan Simo, tüketici teknolojilerini yapay zeka ile birleştirmede kritik rol oynadı.

Bugün OpenAI’ın uygulama departmanının başında bulunan Simo, yapay zekayı araştırma laboratuvarlarından çıkarıp, günlük yaşamın parçası olan ürünlere dönüştürüyor. Onun liderliğinde geliştirilen çözümler, AI’nın yalnızca uzmanların değil, sıradan kullanıcıların da hayatını kolaylaştıran bir araç haline gelmesini sağlıyor. Kullanıcı güveni, erişilebilirlik ve benimsenebilirlik onun vizyonunun merkezinde yer alıyor.

PlusClouds ve LeadOcean

Günümüz iş dünyasında yapay zeka, operasyonel verimlilik ve müşteri yönetimi için kritik bir araç haline geldi. PlusClouds, altyapı çözümlerinde AI teknolojilerini etkin bir şekilde kullanarak, müşterilerinin iş süreçlerini daha akıllı ve verimli hâle getiriyor. Ağ yönetimi, hesaplama, depolama ve güvenlik gibi alanlarda yapay zeka tabanlı sistemler entegre eden PlusClouds, kullanıcıların kendi yük dengeleyici ve altyapı tercihlerinin üzerinde maksimum verim almasını sağlıyor.

Bu vizyonun en somut örneklerinden biri, PlusClouds’un AI tabanlı ürünü LeadOcean. LeadOcean, potansiyel müşteri yönetimini ve satış fırsatlarının takibini tamamen otomatikleştiriyor. AI algoritmaları, potansiyel müşterileri analiz edip sınıflandırıyor, önceliklendirilmiş adayları satış ekiplerine sunuyor ve kampanya stratejilerini optimize ediyor. Böylece şirketler, veri yığınları arasında kaybolmadan, en değerli fırsatlara odaklanabiliyor.

PlusClouds’un altyapısı ile LeadOcean’un AI çözümleri bir araya geldiğinde, işletmeler yalnızca daha hızlı ve güvenli sistemler kullanmakla kalmıyor, aynı zamanda karar alma süreçlerini ve müşteri etkileşimini güçlendiren bir zeka altyapısına sahip oluyor. Teknik ekipler için operasyonel yük hafiflerken, satış ve pazarlama ekipleri veriye dayalı, sonuç odaklı stratejiler geliştirebiliyor.

Kısacası, LeadOcean, PlusClouds’un yapay zeka ile güçlendirdiği ürünlerinden biri olarak, şirketlerin iş süreçlerini daha akıllı, daha verimli ve daha ölçeklenebilir hale getirmesini sağlıyor. LeadOcean hakkında daha fazla bilgi için: PlusClouds LeadOcean

6. Mark Zuckerberg (Meta)

Dijital çağın en simge isimlerinden biri olan Mark Zuckerberg, yalnızca Facebook’un kurucusu değil, aynı zamanda sosyal medya ekosisteminin mimarı olarak tarihe geçti. Bugün Meta çatısı altında yapay zekaya yaptığı yatırımlarla teknoloji gündemini belirleyen Zuckerberg, uzun yıllardır dil işleme, görsel tanıma ve içerik öneri sistemlerinde AI kullanımını yaygınlaştırıyor. Facebook, Instagram ve WhatsApp’ın algoritmaları, kullanıcı davranışlarını anlamak ve içerik akışını kişiselleştirmek için yoğun şekilde AI’dan besleniyor.

Zuckerberg’in yapay zeka vizyonunun en iddialı ayağı ise metaverse. Sanal gerçeklik (VR) ve artırılmış gerçeklik (AR) teknolojilerini AI ile birleştirerek insan etkileşimini dijital bir boyuta taşımak isteyen Zuckerberg, bu vizyonuyla hem yatırımcıların hem de teknoloji uzmanlarının dikkatini çekiyor. Ancak Meta’nın yapay zeka uygulamaları, dezenformasyon, mahremiyet ihlalleri ve algoritmik önyargılar gibi tartışmaları da beraberinde getiriyor. Tüm eleştirilere rağmen, Zuckerberg’in AI’yı milyarlarca insanın günlük etkileşimlerinin merkezine yerleştirmesi, onu bu alanda en etkili isimlerden biri yapıyor.

7. Andy Jassy (Amazon)

2021’de Jeff Bezos’un ardından Amazon’un CEO’su olan Andy Jassy, daha önce Amazon Web Services’in (AWS) başında geçirdiği yıllarla tanınıyor. Onun liderliğinde AWS, dünyanın en büyük bulut bilişim sağlayıcısı haline geldi ve bugün yapay zeka altyapısında küresel ölçekte ilk akla gelen isim konumunda.

Jassy’nin vizyonu, yapay zekayı yalnızca dev teknoloji şirketlerinin değil, her ölçekten işletmenin kullanımına açmak. Amazon’un e-ticaret operasyonları da bu vizyonu yansıtıyor: lojistikten depolamaya, müşteri hizmetlerinden teslimata kadar tüm aşamalarda AI’dan yararlanılıyor. Alexa gibi sesli asistanlar, öneri algoritmaları ve tedarik zinciri optimizasyonu, Jassy’nin AI vizyonunun günlük hayata dokunan örnekleri.

Bugün Jassy, Amazon’u yalnızca bir perakende devi değil, aynı zamanda yapay zeka odaklı bir teknoloji şirketi olarak konumlandırıyor. Bu da onu küresel AI sahnesinde stratejik bir lider haline getiriyor.

8. Allie K. Miller (Open Machine)

Yapay zekada “demokratikleşme” fikrinin en güçlü savunucularından biri olan Allie K. Miller, Open Machine girişimiyle teknoloji dünyasında öne çıkıyor. Kariyerinde Amazon Web Services’in Global AI İş Geliştirme Lideri olarak görev yapan Miller, burada AI çözümlerini farklı sektörlerde yaygınlaştırma konusunda önemli adımlar attı. Daha sonra kurduğu Open Machine ile yapay zekayı yalnızca dev teknoloji şirketlerinin tekelinden çıkarmayı, daha açık ve erişilebilir bir ekosistemde geliştirmeyi hedefledi.

Miller aynı zamanda AI güvenliği, etik ve yönetişim konularında da aktif bir figür. Onun vizyonu, yapay zekanın yalnızca güçlü şirketlerin çıkarlarına hizmet eden bir teknoloji değil, toplumsal faydayı önceleyen dönüştürücü bir güç olması. Konferanslardaki konuşmaları ve politika yapıcılarla olan temaslarıyla, AI’nın geleceğini daha kapsayıcı bir doğrultuda şekillendirmeye çalışan etkili liderlerden biri olarak görülüyor.

9. Dario Amodei (Anthropic)

Yapay zeka güvenliği ve etik tartışmalarında öne çıkan bir isim olan Dario Amodei, kariyerine OpenAI’da başladı ve GPT-2 ile GPT-3 modellerinin geliştirilmesinde kritik rol oynadı. Ancak yapay zekanın potansiyel risklerini daha güçlü şekilde ele almak için kardeşi Daniela Amodei ile birlikte Anthropic’i kurdu.

Anthropic’in önceliği, büyük dil modellerini yalnızca güçlü değil, aynı zamanda güvenli, şeffaf ve denetlenebilir hale getirmek. Amodei’nin en çok öne çıkan katkılarından biri, alignment yani yapay zekanın insan değerleriyle uyumlu çalışması yönünde yaptığı araştırmalar. Bu çalışmalar, AI’nın zararlı çıktılar üretmesini önlemeye, yanlış bilgi yayılımını azaltmaya ve karar mekanizmalarını daha anlaşılır kılmaya odaklanıyor.

Sektörde birçok kişi onu yapay zekanın “vicdanı” olarak tanımlıyor. Çünkü Amodei, yapay zekayı yalnızca ilerlemenin motoru değil, aynı zamanda insanlık için sorumluluk taşıyan bir teknoloji olarak görüyor.

10. Strive Masiyiwa (Cassava Technologies)

Afrika’nın en tanınmış teknoloji girişimcilerinden biri olan Strive Masiyiwa, Cassava Technologies aracılığıyla kıtanın dijital dönüşümünde öncü rol oynuyor. Masiyiwa, telekomünikasyon sektöründeki başarısıyla bilinirken, bugün yapay zekayı Afrika’nın finans, eğitim ve sağlık gibi kritik alanlarında fırsat eşitliği yaratacak bir araç olarak konumlandırıyor.

Cassava Technologies, yapay zekayı altyapı geliştirme ve hizmet erişimini kolaylaştırma amacıyla kullanıyor. Masiyiwa, AI’nın yalnızca gelişmiş ülkelerde değil, gelişmekte olan bölgelerde de sosyoekonomik kalkınmayı hızlandırabileceğini savunuyor. Onun vizyonu, yapay zekayı küresel anlamda kapsayıcı bir teknoloji haline getirmek.

Bu yönüyle Masiyiwa, yapay zekanın yalnızca teknolojik değil, aynı zamanda toplumsal bir araç olduğunu hatırlatan nadir liderlerden biri olarak öne çıkıyor. Afrika’nın teknoloji haritasını yeniden şekillendirirken, AI’nın eşitsizlikleri azaltıcı bir güç olarak kullanılabileceğini kanıtlıyor.

Sonuç

TIME100 AI 2025 listesinde yer alan ilk 10 isim, yapay zekanın geleceğini farklı açılardan temsil ediyor. Kimi altyapıyı güçlendiriyor, kimi kullanıcı deneyimini geliştiriyor, kimi güvenlik ve etik konularına odaklanıyor. Ancak hepsinin ortak noktası, yapay zekanın artık yalnızca bir teknoloji değil; küresel ekonomiyi, siyaseti, kültürü ve toplumsal yaşamı dönüştüren bir güç olduğunu kabul etmeleri.

Bu liderlerin vizyonları, önümüzdeki yıllarda yapay zekanın nasıl bir yol izleyeceğini belirleyecek. Daha kapsayıcı, güvenli ve insan odaklı bir gelecek mi inşa edilecek, yoksa teknoloji kontrolden çıkma riskiyle mi karşı karşıya kalacak? Bunun cevabı, işte bu isimlerin kararlarında saklı.

لا تملك حسابًا بعد؟ إذن دعنا نبدأ على الفور.

We care about your data. Read our privacy policy.